Duşta, yapmak üzere olduğumuz kahveyi düşünürüz ve kahveyi gerçekten içtiğimizde, çoktan bir sonraki yapılacak şeyi düşünmeye başlamış oluruz... Düşüncelerimiz sürekli bir konudan diğerine atlayarak yarışır. Düşüncelerimiz her yerde ama şimdi ve burada. Bunu fark ettiniz mi?

Bu düşünce akışı ve "Aslında ... yapmalıyım" ıstırabı sürekli baskı yaratır, uzun vadede bizi yorar ve tatminsiz yapar. Peki ya her gün kara kara düşünmeye harcadığınız enerjiyi farklı bir yöne kanalize etseydiniz? Her şeyi bilinçli olarak deneyimlemenize ve gözlerinizi küçük şeylerin güzelliğine açmanıza izin verin. Bugün, bilinçli olarak her seferinde tek bir şey yapın ve başka hiçbir şey yapmayın.

Günlük yaşamda farkındalık, geviş getiren düşüncelerden sıyrılmanızı ve gerçek anı algılamanızı sağlar. Bunu günlük hayatın koşuşturması içinde uygulamak, hayatla daha sakin bir şekilde başa çıkmamızı sağlar. Kendimizi daha rahatlamış hissederiz, stres seviyemiz ve kan basıncımız düşer ve daha fazla enerjiye sahip oluruz. Daha mevcut oluruz ve kendimize daha fazla özen gösteririz. Ve ancak o zaman kendimizden keyif alabiliriz. Bir kahve, pencereden dışarı hızlı bir bakış ya da güneş ışınlarının tenimizdeki sıcaklığı. Ruh halimiz anında aydınlanır ve olaylara daha olumlu bir perspektiften bakabiliriz.

Günlük yaşamdaki küçük mutluluk anlarının geçip gitmeden önce tadını çıkarın. Hayatınız şu anda yaşanıyor. Dondurmayı erimeden önce yiyin.

Mutluluk uzmanımız Dr. Sandra Boltz'dan daha fazla ipucunu "ICare" adlı kitabında bulabilirsiniz. 30 gün. Farkındalık. Mutluluk", J. Kamphausen Medya Grubu