Dünyanın en iyi diş hekimi olan arkadaşımla birlikte dişçi koltuğunda uzanıyorum. Bir kaplama yerinden çıkmış. "Hangisi?" diye soruyor rutin olarak. Ben de aynı şekilde rutin olarak cevap veriyorum: "Orada, arkada, ikinci azı dişi". Evet, oldukça eminim, sonuçta dilimle hissettim. Sarsıyor. Hiçbir şey olmuyor. Yanındaki dişi sarsıyor. Ve bir de ne görsün! Sallanan kron orada saklanıyor. O kadar emindim ki! Eminim pek çok kişi bu duruma aşinadır, özellikle de diş ağrısı söz konusu olduğunda. Ağrıyı tam olarak nerede hissettiğimizi belirleyemeyiz ve tahminimiz genellikle yanlıştır. Bunun seksle ne ilgisi var diye mi soruyorsunuz? Oldukça fazla. Çünkü kadın genital bölgesi de kafa karışıklığı için hayal bile edilemeyecek olasılıklar barındırıyor, ancak burada acı değil zevk söz konusu. Bu zaten çok daha iyi. Zevk harika bir şey, bunu mümkün olduğunca sık yaşamak isteriz. Ama tam olarak nerede hissediyoruz? Klitoris, G noktası, A noktası, serviks? Klitoral, vajinal? O kadar kolay değil. Tam olarak nerede ne hissettiğimizi söyleyebilir miyiz? Ve doğru olan nedir?
Duyguları objektif olarak belirlemek mümkün mü?
Her kadın farklı durumlarda farklı hisseder. Bugün harika, yarın harika. Hepimiz özel anlarda dokunmaya karşı son derece duyarlıyız. Diğer zamanlarda ise tamamen tepkisiziz. Sevgilisi uygunsuz bir anda göğüslerine yaklaşmış olan her kadın bunu bilir. Daha önce yatakta harika olan şey şimdi masanızda sadece rahatsız edici ve uygunsuzdur. Git başımdan, göğüslerim artık yine benim! Burada ve orada uyarılma yoğun orgazmlara yol açabilir. Olabilir, ama olmak zorunda değil. Bir orgazm bugün dalgalanabilir ve yarın tamamen aynı uyarımla bizi silip süpürebilir. Bir kadın burada çıldırırken, diğeri orada hiçbir şey hissetmez. Biri vajinal orgazm yaşadığına yemin ederken, diğeri klitoral mutluluğuna ikna olmuştur. Bir erkek durmaksızın boşalmasını sağlarken, diğeri acayip bir fıskiyeye benziyor.
Kadın hazzı erkek hazzından daha karmaşıktır. Sadece içimizdeki her şeyi göremediğimiz için. Ve çoğu zaman bakmak bile istemediğimiz için. Daha basit daha kolay olurdu. Böylesi daha heyecan verici. Ancak normalde sadece penislerine odaklanan erkeklerin de keşfedecekleri çok şey var. Peki ya skrotum, perine? Hiç aynaya yakından baktınız mı ve ellerinizle hissettiniz mi? Vajinal orgazm mitini yarattığı için Sigmund Freud'u bugün hâlâ tokatlayabilirim. Çok az yanlış kanı bu kadar ısrarcıdır. Cinsel danışmanlık ve terapide en sık dile getirilen sorunlardan biri vajinal orgazm eksikliğidir. Hem kadınlar hem de erkekler bu ideale ulaşmak için çaba gösterirler ancak anatomik koşullar nedeniyle çoğu zaman başarısız olurlar. G noktasının varlığı bile bugün seksolojide hala oldukça tartışmalıdır. Büyük bir kadın dergisine verdiğim bir röportajda, bu ifademe karşılık olarak tantrik dünyasından alaycı yorumlar aldım: "Ben eğitimimi nerede aldım, elbette G noktası var. Ve tabii ki matematiksel anlamda bir "nokta" değil, o zaman çok küçük olurdu. Ama bu biraz laf kalabalığı ve konuyla hiçbir ilgisi yok. Burada bazı kadınların çeşitli nedenlerle cinsel açıdan hassas olmadığı gerçeği tartışmaya bile açılmadı. Seks terapisti Christoph Joseph Ahlers ise Die Welt'e verdiği bir röportajda şunları söyledi:"G noktasıdiye bir şey yoktur.G noktası cinsel tıbbın Yeti'sidir. Bu konuda klitoral ve vajinal orgazm arasındaki farktan daha fazla kesinlikyoktur." Çok kötü. İleri geri. Boşalabilen her kadın şimdi haykıracak ve diyecek ki, elbette bir G noktası var! Ben şimdi bunun tamamen bir inanç meselesi olduğunu iddia ediyorum. En azından benim için G noktası var. Bununla birlikte, vajinal ve klitoral orgazm arasındaki ayrım söz konusu olduğunda Bay Ahlers'e katılabilirim. Klitoris nihayetinde tüm orgazmlardan sorumludur. Ancak orgazmı nerede ve nasıl yaşayacağımız, her kadının yalnızca kendisi için karar verebileceği bir şeydir.
Hadi bireysel olarak zevk alalım!
Peki, doğru olan nedir? Her şey. Hiçbir şey. Burada dişçideki gibi nesnellik yok. Ama bir sürü öznel duygu var. Ve henüz kimse bunu bilimsel olarak kanıtlayamıyor. Her iddia için bir lobi var. Bu oldukça kafa karıştırıcı olabilir. Nihayetinde soru şu: Ben ne hissediyorum? Eğer orgazmımın vajinal olduğuna inanıyorsam, öyledir. Çünkü bunu hissediyorum. Vajinal orgazmımın klitoral orgazmımdan farklı hissettirdiğini düşünüyorsam, öyledir. G noktamı keşfettiğimde, oradadır. Bu kadar basit. Ve eğer rahim ağzımın erojen olduğunu düşünüyorsam, bu da doğrudur. Ama bu diğer kadınların da aynı şekilde hissetmesi gerektiği anlamına gelmez. Boşalmak harika bir şey ama her kadın bunu arzu edilen bir şey olarak görmüyor. Ve bence bir kadının ya da bir çiftin zevkli noktalar arayışına girmesi harika bir şey. Ve belki bir dahaki sefere keşfedilecek yeni bir şey olacaktır! Yolculuk varış noktasıdır. Ama lütfen, beklenti yok, baskı yok!