Ev ilacı olarak kahve

Bir fincan kahve, sabahları uyanmanın ya da öğleden sonra lezzetli bir hamur işinin tadını çıkarmanın en sevilen yoludur. Çok çeşitli içecekler kahveyi günlük bir arkadaş haline getirir.

Kaffee als Hausmittel© Pixabay
Almanlar kahvelerini severler - ve iyi nitelikleri vardır. Her zaman olduğu gibi, önemli olan ölçüdür.

Kahve seven pek çok evde bir kahve makinesi vardır. Nespresso için kahve kapsülleri makul fiyatlarla satın alınabilir, böylece yeni tatlar tekrar tekrar tadılabilir. Çoğu durumda, istenen etki sadece kan dolaşımımızın hızlanması veya hamur işlerinin daha lezzetli olmasıdır. Ancak dikkate alınması gereken sadece kan dolaşımını artırıcı etki değildir.

Eskiden sağlıksız olduğu düşünülürdü

Yaşlı insanlarla konuştuğunuzda ya da çok eski zamanlardan kalma dergileri okuduğunuzda, kahvenin sağlıksız olduğu her zaman vurgulanır. Bunun nedeni, kahve içenlerin yaşam sürelerinin daha kısa olduğunu belirten çok sayıda araştırmanın sonuçlarıdır. Ancak, bu araştırmaların günümüz olaylarıyla ilgili tekrarlarında zaman zaman hatalar fark edilebilmektedir. Örneğin, kahve tüketicilerinin yüksek ölüm oranı çoğunlukla sigara ve kahve tüketiminin birleşiminden kaynaklanmaktadır. Kafeinin etkisi de büyük ölçüde hafife alınmaktadır. Kalp atışının hızlanması potansiyel olarak olumsuz olarak analiz edilebilse de, tüketici için çok sayıda olumlu yönü olduğu defalarca gösterilmiştir. Örneğin, kafein bronşiyal tüplerin genişlemesine neden olur, böylece önemli ölçüde daha fazla oksijen taşınır. İnsanlar genellikle daha uyanık ve odaklanmış olurlar. Ayrıca idrar yapma isteğini tetikleyerek vücudu temizler. Aşırı dozda kafeinin insanlar üzerinde olumlu bir etkisi olmadığı kesinlikle unutulmamalıdır. Titreme veya çarpıntı şikayetleriniz varsa derhal bir doktora başvurmalısınız.

Kahve vücudu susuz bırakır mı?

Kahvenin vücudu susuz bıraktığı da sıklıkla varsayılan bir görüştür. İnsanlar kahve içerek yeterli sıvı aldıklarını düşünürler, oysa kahve onları susuz bırakır. Bunun sonucunda da baş ağrısı, mide bulantısı ve uzun süreli semptomlar ortaya çıkar. Ancak günümüzde kahvenin vücudu susuz bırakmadığı kesin olarak söylenebilir. Sadece diüretik etkisi kanıtlanmıştır. Ancak bu, önemli ölçüde daha fazla sıvı atılmasına neden olmaz. Miktarlar küçüktür, bu nedenle etki neredeyse hiç fark edilmez. Bununla birlikte, kahvenin açıkça fark edilen bir etkisi, gastrointestinal sistem üzerindeki etkisidir. Sadece yarım fincan kahveden sonra, çoğu insan tuvalete gitmek için açık bir dürtü hisseder. Sindirim uyarılır. Ancak acı maddelerden rahatsızlık duyuyorsanız çok fazla kahve tüketmemeye dikkat edin. Acı maddelerden hoşlanmayan insanlar genellikle kahve içtikten sonra tahriş olmuş bir mide zarından muzdariptir. Bu durum kendini mide ağrısı olarak gösterebilir.

Kahve diyabetle nasıl bağlantılıdır?

Bilim insanlarının bir başka bulgusu da kahvenin diyabet riski üzerinde önemli bir etkisi olduğunu gösteriyor. Kahvenizi şekersiz veya yağlı kremasız doğal bir şekilde içerseniz, diyabete yakalanma riskini azaltabilirsiniz. Kahve çok sayıda madde içerir. Bugüne kadar, hangi maddenin riski azaltmada belirleyici olduğunu kesin olarak söylemek mümkün değildir: ancak çok sayıda hayvan deneyi, bazı maddelerin glikozun kana geçmesini geciktirdiğini, diğerlerinin ise insülin duyarlılığını önemli ölçüde artırdığını göstermiştir. Ayrıca bu etkinin kafeinsiz bir içeceğe de atfedilebileceği gösterilmiştir.